Mezopotamya eski medeniyetlere ve ilklere yurtluk yapmış bir yer. İlk medeniyetin ortaya çıkması, sistemli bir din, kültür oluşması, yazının keşfedilmesi ile önemli bir yer. Kitapta sıralı bir mezopotamya tarihi sunuyor bize. Çok derine inmeden Sümerlilerin yazıyı keşfetmelerini, Akadların ticaret kolonilerini, Babil yasalarını, Asur kütüphanelerinin önemini gibi bir çok önemli konuyu ufak ufak size veriyor. Kitabın birinci kısmında sümer zamanında islam zamanına kadar ki tarihsel süreci anlatmakta. İkinci kısımda ise mezopotamya da tarım, ekonomi, din, sanat, mimari gibi kültürel ve bir medeniyeti oluşturan bileşenler üzerine bilgiler veriyor.
Yazar Sümerlileri anlatırken onların doğudan gelmediklerini savunuyor. Fakat dillerinin batılılar gibi değilde doğulular gibi eklemi olmasını da bir şey diyemiyor. Yapılan araştırmalarda Sümer öncesi bu bölgede birileri var mı sorusu karanlıkta. Bundan dolayı mezopotamya da gelmiş, daha önce ekip biçilmemiş bir araziyi geniş su kanalları ile donatmış, şehirler kurmuş, yazıyı keşfetmiş ve sistemli bir inanç sisteminin olması yazarın dikkatini çektiği gibi, düzenli ve disiplinli bir kavmin eseri olduğunu gösteriyor.
Mezopotamya ilklere imza atmasının yanı sıra çok hareketli bir tarihe de sahip. Burada imparatorluktan, şehir devletlerine bir çok devlet ve millet sırasıyla geçmiş. Sürekli bir hareketin olduğu topraklar. Bir çok devlet kurulmuş ve yıkılmış. Fakat her zaman kültürü sürdürmeyi başarmışlar. Sümerlilerin kurduğu yüksek kültür, bir sonraki gelen için ana kaynak olmuş. Sümer kültürünü bu zamana kadar taşımışlar. Halen Sümer kültüründe kalıntıları günümüzde yaşamaya devam etmekte. Sümerlileri bu bakımdan okumanızı tavsiye ederim.
Mezopotamyayı merak edenlere giriş kitabı olarak okunacak bir eser. Alfa yayınları serinin devamını umarım getirir. Eski çağ medeniyetleri hakkında daha fazla kitap yayınlanır. Merak edenlere önerebileceğim bir eser.