17 Ekim 2014 Cuma

Sumerliler Türklerin Bir Koludur







Sonunda Muazzez Hanım diğer kitaplarında bahsettiği Sumerlilerin Türkler ile ilişkisini toplu olarak bir kitapta derlemiş. Kitap aslında Türklerin ve Sümerlilerin arasındaki ilişkiyi göstermek amacı ile ön bilgi verebilecek bir şekilde yazılmış. Hocanın yaşını düşünürsek güzel ve dikkat çekici bir çalışma olmuş.

Cumhuriyet döneminin başlanan Türk tarihini ve Anadolu Medeniyetlerini araştırmasında bugün geri kalmışız. Macaristan da bile Türkiye'den fazla Türklük araştırması yapan dünya çapında ofisleri bulunan kurumlar var. Kazakistan da Cumhuriyet kurulduktan sonra çok geniş araştırmalar başladı. Biz ne yazık ki devlet, akademik ve özel olarak bu işlerde gerilerdeyiz. Bazı hocalarımızın çok güzel çalışmaları olsada. Devlet politikası olarak ve akademik olarak bu konularda bir şey yok.

Tarihin ne kadar önemli olduğunu ile ilgili bir çok söz var. Ama Türkiye de okuma alışkanlığının düşük olması, okuyan insanların tarihi fazla okumamaları sebebiyle tarih bilgisi bizde çok eksik. Bugün bile halen akademik olarak değil genel hurafelere inanç tarih konularda gerçeğe inançtan daha çok. Belgelere inanç yerine kişilerin kanıtsız söylediği sözlere inanç daha fazla. Buda bizi tarih bilincimizin yokluğu ve çarpıklığı içinde günümüzde sürmekte.

Sumlerlilere gelecek olursak; bizim ve dünyanın Sumer diye bahsettiği uygarlığa bu ismi aslında Akkadlar veriyorlar. Tabi Sumer isminin nereden geldiği  ile ilgili bazı eski makalelerde var. Ama bu insanlar kendilerine Kenger yada karabaşlı diyorlar. Daha kendilerine verdikleri isimde Türk kültürü içinde ki benzerlikle başlıyor. Kitapta bu konuya geniş bir şekilde değiniliyor. Daha önce okuduğum 5000 Yıllık Sümer-Türkmen Bağları kitabındaki aynı düzen ile Türk kültürü ile Sümer kültür ve dil yapıları karşılaştırılmış.

Kitapta ortak adlar, Mezopotamya da ve Türkmenistan da bulunan arkeolojik buluntuların, destanların, masallar, ayinler, semboller ve daha bir çok konu iki medeniyet arsında karşılaştırılmış. Ne kadar çok benzerlik ortaya çıksa da Muazzez hanımında değindiği gibi bu konuları akademik ortama taşıyacak ve dünyada kabul ettirecek kişi ve kurumların olmaması Sumer-Türk bağlantısının akademik kabulünü zorlaştırıyor. Kitabın büyük çoğunluğu kitabın sonunda bulunan kelime sözlüğünden oluşuyor. 

Bazı kitaplarında değindiği Gutlar/Kutlar'ın Türk olduğu uzun zaman önce ispatlanmıştı. Bu kol Akkad krallığını sona erdiriyorlar. Üç tane şehir kurup daha sonra 150 yıl 12 kral Sumeri yönetiyorlar. Bu kralların listesi tabletlerde bulunmuş. Kral isimlerinin Türkçe olduğu Sümer bilimci Landsberger kanıtlamış. Daha sonrada Gut/Kut dili ile Türkçe arasında ortak kelime ve ekler keşfedilmiş. Burada Gutlar/Kutlar'ın nereden geldiği önemli. Gutlar/Kutlar acaba Kimmerlilerin atalarımı diye düşünüyor insan.

İş genellikle kelimelerin benzerliğinden ve anlamlarından gittiği için bazı insanlar kelimelerin benzer olmasının bir şey ifade etmeyeceğini söyleyerek Sumer-Türk ilişkisini olmayacağını savunuyor. Kitapta bir dil bilimci olan M. Swadesha'nın tespitini aktarmış " Eğer iki ayrı dilde fonetik ve mana bakımından benzer kelimeler 100'den fazla ise, bunların bağımsız olma ihtimali birkaç milyonda birdir. Aynı şekilde çift kelimeler de 7'den fazla olursa, o iki dil arasında tarihi bir ilişki vardır" Bu kuralın bir başka şeklini Maya dili ile Türk dili arasında ki benzerliğin araştırılması sırasında başka bir dil bilimci söylemiş. 

Konuyu dağıtmadan kitap tek başına da okunabilir ama diğer araştırmalar ve Sumer konusu bilinerek okunursa daha bir bütün halinde aklınıza yatacağı düşüncesindeyim. 

*Kaybolan Cennetin Peşinde - Doç.Dr. Cabbar Işankul - G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi Cilt 22, Sayı 3 (2002), 183-193 bu makalede de Sumer- Türk ilişkisine değinilmiş. Merak edenlerin okumasını tavsiye ederim. Birkaç tane daha makale ekleyecektim ama onları bulup okuyamadım. Bir başka Sumer-Türk ilişkisini araştıran kitapta onları da sizle paylaşırım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...