Toz denildiği zaman aklımıza evlerin her tarafında biriken, rüzgar estiğinde tüm solunum sistemine dolan baş belası bir şey olarak biliyoruz. Kitabın boyutuna da bakıldığında hem bu baş belası şey hakkında hemde ufacık bir toz tanesi hakkında ne yazılabilir diye insanı ilk başta düşündürüyor. Bu kitabı okumadan önce bende bu düşüncede idim. Bazı toz parçacıklarının önemli olduğunu biliyordum. Bunları bir araya getirince aslında bu ufak cisimlerin hem çok çeşitli hemde bu kadar önemli olduğunu daha iyi anladım. Tabi her toz tanesi önemli değil. Ama genel olarak dünyada ve evrende büyük öneme sahipler.
Kitap ilk olarak tozun tanımını bize sunmakta ve onu diğer kendi büyüklüğündeki diğer cisimler ile karşılaştırarak bizim beynimizde bir algı oluşturuyor. Toz dediğimizde sadece ev tozu değil aslında çok farklı şekilde ve çeşitlilikte tor tanelerinin olduğunu bize açıklıyor. Evren o kadar büyük ki bizim gözlediğimiz gök cisimleri de aklımızın sınırlarını zorlayacak kadar büyük. Uzayda da bulunan toz güneşlerin patlaması, süpernova sonucu yok olması ve çeşitli gök cisimlerinin bıraktıkları partiküller olarak evrende bulunuyorlar. Bu uzay tozları ve gazların birleşiminden oluşan bulutsu (Nebula) o kadar büyük olabiliyor ki dünyadan gözle görülebiliyor. Zamanla çekim etkisi ile yeni yıldızların oluşmasına da neden oluyor nebula içinde bulunan tozlar. Son yıllarda yapılan uzay programlarında da kuyruklu yıldızların tozlarını toplama görevi yapan uzay araçları uzaya gönderilmişti. Yıldızların bildiğimiz elementleri oluşturan yerler olduğunu düşünürsek, buralardan yayılan tozların bizim geçmişimiz hakkında bilgiler içereceğini bilim insanları araştırıyor. Evrenin her yerinde bulunan tozlar bizim güneş sistemi içinde de belli kuşaklar oluşturuyor. Buradan gelen tozlar dünya atmosferine girerek dünyaya yağmakta. Dünya üzerinde dolaşan toz kütlesinin ne kadar olduğunu bir bilseniz hayretlere düşeceksiniz. Dünyada en çok toz bulunan yer olan çöllerin dünya ekosistemine öyle yararlar sağlamakta ki biz bunu fark etmiyoruz. Tozun atmosfer üzerindeki yolculuğu ise çok ilginç moğolistandan kalkan bir çöl kumu Güney Amerika'ya kadar ulaşabiliyor. Dünyada insan eliyle olsun doğal yollarla olsun hiç bir şeyin bir yanardağ patlaması kadar toz atmosfere püskürtemez. Atmosferin ötesine uzaya bile toz ve kaya parçaları gönderebilir. Buda eski devirlerde dinozorların sonunu getiren neden tozların atmosferde birikmesi sonucu buzul çağını başlattığı düşüncesini getirmiş insanların aklına. Tüm bu anlatılan tozların içinde tabi öyle tozlar vardır ki onlar olmadan bizimde hayatımız olmaz. Bitkiler polenlerini hava ve böcekler yolu ile ileterek döllenirler. Bu sayede bitkiler, meyveler, çiçeklerin devamlılığı sağlar. Bunların yanında yaşayan tabi toz tanesi hatta onlardan daha küçük canlılarda bulunmakta.
Bir toz tanesinde dünyalar var. Yazarda kitabın bir yerinde bir bilim adamı sadece bir toz kütlesi üzerinde çalışsa bir ömrünü harcar diyor. Bu toz tanelerinin bize olan etkileri ise azımsanamayacak kadar fazla. Bilime ilgi duyuyorsanız bu kitap sizi fazlasıyla doyuracağını düşünüyorum. Bir toz tanesinden evrene, gobi çölünden Amerika tuz gölüne sonra Amazonlara tekrar uzaya kadar sizi bir çok yerde gezdirecek.
Bir toz tanesinde dünyalar var. Yazarda kitabın bir yerinde bir bilim adamı sadece bir toz kütlesi üzerinde çalışsa bir ömrünü harcar diyor. Bu toz tanelerinin bize olan etkileri ise azımsanamayacak kadar fazla. Bilime ilgi duyuyorsanız bu kitap sizi fazlasıyla doyuracağını düşünüyorum. Bir toz tanesinden evrene, gobi çölünden Amerika tuz gölüne sonra Amazonlara tekrar uzaya kadar sizi bir çok yerde gezdirecek.
Çok ilginç görünüyor, bakayım ben bu kitaba:) Çok güzel bir tanıtım olmuş elinize sağlık:)
YanıtlaSilMerhaba
SilKitabı sevmenize sevindim. Bir toz tanesinden bu kadar ilgin çekici bir konu çıkması çok ilginç gerçekten. İlginizi çekiyorsa mutlaka bakın.